| Rahman, Rahim ALLAH adına! |
112. İHLAS / 1Sure Ayet Sayısı: 4 Kitap Sırası: 112 Nüzul Sırası: 22 Nüzul Yeri: MEKKE | De ki:
"O'-ALLAH, ahaddır. | قُلْ هُوَ اللّٰهُ اَحَدٌۚ | .1 | 1 |
kul Kök: K:VLKelime: kavlFiil, 2.nci, Eril, Tekil, Emir Kelime Anlam: Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.
huva Kök: zamirKelime: huveZamir Kelime Anlam: Munfasıl zamir. III. Şahıs
llahu Kök: ALLAHKelime: allahÖzel İsim Kelime Anlam: "Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır. Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
✦ Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
✦ Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
✦ O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
✦ Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar. Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.
ehadun. Kök: eHDKelime: ehadİsim, Eril Kelime Anlam: Tek. // (Günler) Pazar günü.
El Ehad : Tek olması. | | | | |
Diğer Meal: 1. De ki: “O, Allah’tır, bir tektir.”
|
112. İHLAS / 2Sure Ayet Sayısı: 4 Kitap Sırası: 112 Nüzul Sırası: 22 Nüzul Yeri: MEKKE | | اَللّٰهُ الصَّمَدُۚ | .2 | 2 |
allahu Kök: ALLAHKelime: allahÖzel İsim Kelime Anlam: "Allah" ismi celali;
bütün duygularımızın, düşüncelerimizin... bütün "varlık"ların ilk şartı olan derin ve bir tek gizli duygunun, görünen ve görünmeyen varlıkların birleştikleri noktanın; hiçbir engel olmaksızın, doğrudan doğruya gösterdiği... yüce Allah'ın zatına delalet eden, yalnızca O'na ait olan özel bir isimdir.
Bu yüce isim, lisan açısından da adının sahibi gibi, bir ezeliyet perdesi içindedir. Başlangıçtan itibaren özel bir isim olarak kullanılmıştır. Allah'ın zatı, bütün isimler ve vasıflardan önce bulunduğu gibi; "ALLAH" ismi de öyledir.
✦ Allah ismi; ilâhlık vasfından değil... ilâhlık ve mabudiyet vasfı, O’ndan alınmıştır.
✦ Allah, ibadet edilen zat olduğu için Allah değildir... O, Allah olduğu için O’na ibadet edilir.
✦ O’nun "Allah"lığı... tapılmaya ve kulluk edilmeye layık olması... kendiliğindendir.
✦ Mahlukat, Allah'ı mabud olarak ister tanısın ister tanımasın... O bizzat mabuddur. O'na her şey... hatta, O'nu inkar edenler bile, O’na abd olmak zorundadırlar. Allah lafzının, İnsan ağzından, alem-i ilahiye doğru şekilde sunulması, salınması… İslam’ı ve İslam mensublarını güçlü, takatli ve kudretli kılacaktır.
Bu lafz, olması gerekenden farklı şekilde sada edilirse, sadece insanlık değil, hayvanat ve nebadat dahil olmak üzere bütün kain olanlar, bu etkiden zarar görecektir.
s-samedu. Kök: S:MDKelime: samedİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: ✦ Her şeyin kendine muhtaç olup, kendisinin hiç kimseye ve hiç bir şeye muhtaç olmaması.
✦ Pek yüksek, daim. Refi' ve ali ve içi dolu şey.
✦ Kavmin ulusu.
Es Samed>/b>: Benzeyecek gibi olup ama benzememesi. Benzerliği ile birbirine yakın oluşu. | | | | |
Diğer Meal: 2. “Allah Samed’dir. (Her şey O’na muhtaçtır; O, hiçbir şeye muhtaç değildir.)”
|
112. İHLAS / 3Sure Ayet Sayısı: 4 Kitap Sırası: 112 Nüzul Sırası: 22 Nüzul Yeri: MEKKE | Doğurmamıştır ve doğurulmamıştır! | لَمْ يَلِدْ وَلَمْ يُولَدْۙ | .3 | 3 |
lem Kök: harfKelime: lemKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Hükme olumsuz anlam verir.
yelid Kök: VLDKelime: vildFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman Kök Anlam: ✦ Doğmak. Doğurmak. (yuvled: doğurmak, yuled: doğurulmak)
✦ Neden olmak. Yol açmak. Kelime Anlam: ✦ Doğmak. Doğurmak. (yuvled: doğurmak, yuled: doğurulmak)
✦ Neden olmak. Yol açmak.
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
lem Kök: harfKelime: lemKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Hükme olumsuz anlam verir.
yûled. Kök: VLDKelime: vildFiil, Edilgen, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman Kök Anlam: ✦ Doğmak. Doğurmak. (yuvled: doğurmak, yuled: doğurulmak)
✦ Neden olmak. Yol açmak. Kelime Anlam: ✦ Doğmak. Doğurmak. (yuvled: doğurmak, yuled: doğurulmak)
✦ Neden olmak. Yol açmak. | | | | |
Diğer Meal: 3. O’ndan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir).”
|
112. İHLAS / 4Sure Ayet Sayısı: 4 Kitap Sırası: 112 Nüzul Sırası: 22 Nüzul Yeri: MEKKE | O'na, hiç bir küfüv olamaz, asla!" | وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُواً اَحَدٌ | .4 | 4 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
lem Kök: harfKelime: lemKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Hükme olumsuz anlam verir.
yekun Kök: KVNKelime: kevnFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman Kelime Anlam: Hudus. Varlık, var olmak. Vücud, alem, kainat. Mevcudiyet.
lehu Kök: harfKelime: leKelime Anlam: kesinlik, şüphesizlik, mutlak var oluş bildirir.
kufuven Kök: KFeKelime: kufuvİsim, Eril Kelime Anlam: ✦ Eşit, denk olma durumu. Denk olmak.
✦ Şerik. Nazir, akran, denk, eş, benzer, misil.
ehadun. Kök: eHDKelime: ehadİsim, Eril Kelime Anlam: Tek. // (Günler) Pazar günü.
El Ehad : Tek olması. | | | | |
Diğer Meal: 4. “Hiçbir şey O’na denk ve benzer değildir.”
|
| Rahman, Rahim ALLAH adına! |
113. FELAK / 1-2-3-4-5Sure Ayet Sayısı: 5 Kitap Sırası: 113 Nüzul Sırası: 20 Nüzul Yeri: MEDİNE | De ki:
✦ "Halk edilmişlerin şerrinden
✦ ve vekab olduğunda gasakın şerrinden
✦ ve ukdelere nefesleyenlerin şerrinden
✦ ve hased ettiği zaman, hased edenin şerrinden,
felakın Rabbine uvz ederim!" | قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِۙ | .1 | 1 |
kul Kök: K:VLKelime: kavlFiil, 2.nci, Eril, Tekil, Emir Kelime Anlam: Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.
eûzu Kök: A:VZ!Kelime: euzuFiil, 1.nci, Tekil, Geniş Zaman Kelime Anlam:
bi Kök: harfKelime: biKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). ile, -e, -a / Bağlamak, ulaştırmak içindir.
rabbi Kök: RBBKelime: rabbİsim, Eril Kelime Anlam: Yetiştiren, eğiten. Terbiye eden. Vicdan.
l-felakı. Kök: FLK:Kelime: felakİsim, Eril Kök Anlam: ✦ Bir şeyin, şişerek yada genleşerek yarılıp ayrılması, iki yada dafa fazla parça olması.
✦ Yarılarak ayrılmak üzere olan şeylerin arasında kalan boşluk, yarık.
✦ İki yükseltinin arasında kalan engin kısım; iki tepenin arası, devede iki hörgücün arası.
✦ Karanlığın aydıklık ile yarılması; sabahın ilk aydınlığı, fecir. Kelime Anlam: ✦ Bir yarıktan yada bir şey yarılarak ortaya çıkan şeyler.
✦ Sabah aydınlığı. Tan zamanı, subh, fecir.
✦ İki tepe arasındaki düzlük.
✦ Suçlunun ayağına vurulan tomruk, falaka. | | | | | | مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَۙ | .2 | 2 |
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
şerri Kök: ŞRRKelime: şerrİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: Allah'ın emirlerine uymama, muhalif hareket etme. Fena adam, fenalık yapan adam, kötü adam. Daha kötü, en kötü. Kötü iş, kötülük. Fenalık. Kavga.
mâ Kök: harfKelime: maKelime Anlam: Müşterek ismi mevsul, hayvan ve canlılar için. ne ... , her ne ..., neye … .
halaka. Kök: H:LK:Kelime: halkFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kök Anlam: ✦ Yaratmak.
✦ Örneği ve benzeri olmayan bir şeyi yaratmak, ilk kez var etmek, icad.
✦ Bir şeyi yumuşatıp düzleştirmek.
✦ Halk, toplum. Kelime Anlam: ✦ Yaratmak.
✦ Örneği ve benzeri olmayan bir şeyi yaratmak, ilk kez var etmek, icad.
✦ Bir şeyi yumuşatıp düzleştirmek.
✦ Halk, toplum. | | | | | | وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَۙ | .3 | 3 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
şerri Kök: ŞRRKelime: şerrİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: Allah'ın emirlerine uymama, muhalif hareket etme. Fena adam, fenalık yapan adam, kötü adam. Daha kötü, en kötü. Kötü iş, kötülük. Fenalık. Kavga.
gâsikın Kök: G:SK:Kelime: gasıkİsim, Etken, Eril Kök Anlam: ✦ Aslını ve fer'ini kaybetmek; kararmak, soğumak, kokuşmak.
✦ Karanlık olmak: gecenin ilk koyu karanlığı, küfrün karanlığı.
✦ Nefsin istek kudreti. Gövdeye ait kabiliyetler.
✦ Gözün dumanlanıp, seçemez olması, gözün kararması.
✦ Herhangi bir şeyin akması, dökülmesi, bozulması. Kelime Anlam: ✦ Gece. Karanlık. Gecenin ilk karanlığı.
✦ Ay doğmak.
izâ Kök: harfKelime: izaKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Birden bire. / Bir de bakılır ki. Kelime Anlam: Şart edatı. Eğer … se/sa.
Belirli bir vakti ifade eden şart edatıdır. Gerçekleşmesi kesin olan hususlarda kullanılır. Cümleye kesinlik anlamı katar.
Mazi fiille birlikte kullanılırsa geniş zaman anlamı katar.
Cümlenin başında yer alır.
Olumsuz şart cümlesi olarak kullanılmak istendiğinde لَمْ ile beraber kullanılır.
vekabe. Kök: VK:BKelime: vekabFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kök Anlam: ✦ Karanlık. Çukur, oyuk. Dehliz.
✦ Çukura girmek.
✦ Ay tutulmak. Güneş batmak.
✦ Oyuktan veya boşluk bir yerden gelen hırıltılı ses. Kelime Anlam: ✦ Karanlık. Çukur, oyuk. Dehliz.
✦ Çukura girmek.
✦ Ay tutulmak. Güneş batmak.
✦ Oyuktan veya boşluk bir yerden gelen hırıltılı ses. | | | | | | وَمِنْ شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِي الْعُقَدِۙ | .4 | 4 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
şerri Kök: ŞRRKelime: şerrİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: Allah'ın emirlerine uymama, muhalif hareket etme. Fena adam, fenalık yapan adam, kötü adam. Daha kötü, en kötü. Kötü iş, kötülük. Fenalık. Kavga.
n-neffâsâti Kök: NFS!Kelime: neffasİsim, Dişil, Çoğul Kelime Anlam: Sihir yapan, üfüren, üfürükçü. Büyücü kadın(lar).
fî Kök: harfKelime: fiKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.
l-ukadi. Kök: A:K:DKelime: ukadİsim, Eril, Çoğul Kök Anlam: ✦ Dağılmamak üzere bir araya getirmek. Toplamak, bağlamak, düğümlemek.
✦ Anlaşma. Sözleşme. Akit. Evlilik sözleşmesi, nikah.
✦ İnanç yoluyla bağlanılan fikir. Bir fikrin doğruluğuna kalben kararlı olmak, tasdik ederek inanmak.
✦ Ulaşılmak istenen büyük arzu.
✦ Bağlanarak veya bir araya getirilerek oluşturulan şey. Gerdanlık, vs.
✦ Düğüm haline gelmiş, karışmış, dolanmış iş, durum. İçinden çıkılması zorlaşan durum. Kelime Anlam: ✦ İnanç yoluyla bağlanılan fikir.
✦ Düğüm, bağ.
✦ Gövdede oluşan beze, şişlik.
✦ Karışık ve müşkil iş. Zorluk, zor iş.
✦ Vâlilik ve halifelik için akdolunan biat.
✦ Ağaçlık yer.
✦ Pelteklik, kekemelik.
✦ Arzu edip de ulaşamadığından dolayı içe dert olan şey. | | | | | | وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ | .5 | 5 |
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
şerri Kök: ŞRRKelime: şerrİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: Allah'ın emirlerine uymama, muhalif hareket etme. Fena adam, fenalık yapan adam, kötü adam. Daha kötü, en kötü. Kötü iş, kötülük. Fenalık. Kavga.
hâsidin Kök: HSDKelime: hasidİsim, Etken, Eril Kelime Anlam: Kıskanan, hased eden, çekememezlik eden.
izâ Kök: harfKelime: izaKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Birden bire. / Bir de bakılır ki. Kelime Anlam: Şart edatı. Eğer … se/sa.
Belirli bir vakti ifade eden şart edatıdır. Gerçekleşmesi kesin olan hususlarda kullanılır. Cümleye kesinlik anlamı katar.
Mazi fiille birlikte kullanılırsa geniş zaman anlamı katar.
Cümlenin başında yer alır.
Olumsuz şart cümlesi olarak kullanılmak istendiğinde لَمْ ile beraber kullanılır.
hasede. Kök: HSDKelime: hasedFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geçmiş Zaman Kelime Anlam: Başkasının iyi hallerini veya zenginliğini istemeyip, kendisinin o hallere veya zenginliğe kavuşmasını istemek. Çekememezlik. Kıskançlık. Kıskanmak. | | | | |
Diğer Meal: 1,2,3,4,5. De ki: “Yarattığı şeylerin kötülüğünden, karanlığı çöktüğü zaman gecenin kötülüğünden, düğümlere üfleyenlerin kötülüğünden, haset ettiği zaman hasetçinin kötülüğünden, sabah aydınlığının Rabbine sığınırım.”
|
| Rahman, Rahim ALLAH adına! |
114. NÂS / 1-2-3-4-5-6Sure Ayet Sayısı: 6 Kitap Sırası: 114 Nüzul Sırası: 21 Nüzul Yeri: MEDİNE | De ki:
"Cinnlerden ve nasdan… nasın sadrlarında vesvese yapan hannasın vesveselerinin şerrinden...
✦ nasın Rabbine,
✦ nasın melikine,
✦ nasın ilahına...
uvz ederim!" | قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِۙ | .1 | 1 |
kul Kök: K:VLKelime: kavlFiil, 2.nci, Eril, Tekil, Emir Kelime Anlam: Anlaşma. Sözleşme. Konuşulan söz. Söz cümlesi. İtikad, delalet. Tarif. İlham.
eûzu Kök: A:VZ!Kelime: euzuFiil, 1.nci, Tekil, Geniş Zaman Kelime Anlam:
bi Kök: harfKelime: biKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). ile, -e, -a / Bağlamak, ulaştırmak içindir.
rabbi Kök: RBBKelime: rabbİsim, Eril Kelime Anlam: Yetiştiren, eğiten. Terbiye eden. Vicdan.
n-nâsi. Kök: NVSKelime: nasİsim, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Topluluk. İnsan topluluğu, halk, grup. | | | | | | مَلِكِ النَّاسِۙ | .2 | 2 |
meliki Kök: MLKKelime: melikİsim, Etken, Eril Kelime Anlam: Mülk ve melekut sâhibi. Padişah. Mutasarrıf.
El Melik : ALLAH'ın bütün varlığı, melekiyetiyle birlikte.
n-nâsi. Kök: NVSKelime: nasİsim, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Topluluk. İnsan topluluğu, halk, grup. | | | | | | اِلٰهِ النَّاسِۙ | .3 | 3 |
ilâhi Kök: eLH!Kelime: ilahİsim, Eril, Tekil Kök Anlam: ✦ Güvenilen şey. Değer verilen şey.
✦ Tapınılan. Tanrı, put. Kelime Anlam: ✦ Güvenilen şey. Değer verilen şey.
✦ Tapınılan. Tanrı, put.
n-nâsi. Kök: NVSKelime: nasİsim, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Topluluk. İnsan topluluğu, halk, grup. | | | | | | مِنْ شَرِّ الْوَسْوَاسِ الْخَنَّاسِۙ | .4 | 4 |
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
şerri Kök: ŞRRKelime: şerrİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: Allah'ın emirlerine uymama, muhalif hareket etme. Fena adam, fenalık yapan adam, kötü adam. Daha kötü, en kötü. Kötü iş, kötülük. Fenalık. Kavga.
l-vesvâsi Kök: VSVSKelime: vesveseİsim, Eril, Tekil Kelime Anlam: Anlamı olmayan, anlamsız olan. İkincil gizli ses. Şübhe. Tereddüt. Kuruntu. Aslı olmayan ihtimaller.
l-hannâsi. Kök: H:NSKelime: hannasİsim, Eril, Tekil, Sıfat Kelime Anlam: Karanlık madde. Gizlenerek, sinsice, fırsat buldukça vesvese vermek için gelen, dönüp geri gelen (tekrar içerir). Çok sinsi, gizlenen, büzülüp geri kaçan. Sinsi şeytan. Besmeleyi işitince kaçan, gaflete dalınca musallat olan şeytan. | | | | | | اَلَّذ۪ي يُوَسْوِسُ ف۪ي صُدُورِ النَّاسِۙ | .5 | 5 |
ellezî Kök: harfKelime: elleziKelime Anlam: Has İsm-i Mevsul. Kendisinden sonra gelen cümleyi kendisinden önce ki isme sıfat yapar.
yuvesvisu Kök: VSVSKelime: vesveseFiil, 3.ncü, Eril, Tekil, Geniş Zaman Kelime Anlam: Anlamı olmayan, anlamsız olan. İkincil gizli ses. Şübhe. Tereddüt. Kuruntu. Aslı olmayan ihtimaller.
fî Kök: harfKelime: fiKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -da, -de eklerini ve "içinde", "hakkında" kelimelerini karşılar. "İçinde, içine, hakkında, hususunda, üzere, dâir, mütedair, beherine ve herbirine" mânalarına gelir.
Mekâna ve zamana âidiyyeti bildirir.
Ta'lil için, isti'lâ için ve yine harf-i cerr olan "bâ, ilâ, min, maa" harflerinin yerine kullanılır.
Geçen mef'ul ile gelecek fasıl arasında geçer.
Te'kid mânası da vardır.
sudûri Kök: S:DRKelime: sudurİsim, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Gönül. / Bilincin, üst bilinç ile irtibat noktası. / Bilinçaltı. / Her şeyin evveli ve başlangıcının en iyisi. / Bulunulacak yerlerin en iyisi. / Baş, reis, başkan. / Kalb, göğüs, ön. / Rücu. / Bir aruz kalıbı.
n-nâsi. Kök: NVSKelime: nasİsim, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Topluluk. İnsan topluluğu, halk, grup. | | | | | | مِنَ الْجِنَّةِ وَالنَّاسِ | .6 | 6 |
min Kök: harfKelime: minKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). -dan, -den eklerini ve dolayı, sebebiyle kelimelerini karşılar. Bağlama, başlangıç içindir.
1- Mekân ve bir şeye başlamayı ifâde eder. "Haftadan haftaya" da olduğu gibi.
2- Teb'iz için olur. "Kim bir kavme benzemeğe özenirse onlardan sayılır" cümlesinde olduğu gibi. Bazılarını, bir kısmını ifâde ediyor.
3- Cinsi beyan için olur.
"İşlediğiniz hayrı Allah bilir" cümlesinde "min" tebyine (açıklamaya) vesile oluyor.
4- Bedel-i ivâz (karşılık) için olur. "Ahirete bedel, dünya hayatına râzı mı oldunuz" cümlesinde olduğu gibi.
5- Tâlil (sebeb bildirmek) için olur. "Allah'tan korktuğu için ağlıyor." cümlesinde olduğu gibi. Önündeki kelime mef'ulün leh olur.
6- İstiğrak ifadesi için olur. Gâyet, hiç bir, hiç... gibi. "Bize hiç bir yorgunluk dokunmadı" cümlesinde olduğu gibi. Bâzı fiiller mef'ul-ü bihini, "min" ile alır. Bu takdirde... den, dan... manası ile tercüme edilmez.
7- Tahsis-i alel umum (katiyyet ifadesi) için olur. Bu da zâidedir. "Hiç kimse bana gelmedi" cümlesinde olduğu gibi.
Bunlardan başka "min" harf-i cerri; fasıl mânasına, birbirine zıd iki kelimeden ikincisine dahil olur. Bâ-i cerreye, an, fi, ind, alâ'ya müradif olur. Rubbemâ, mânasına ve sıla olur. Lâm-ı zâide ve müz ve ba-i kasem yerinde de kullanılır.
el-cinneti Kök: CNNKelime: cinnİsim, Dişil Kelime Anlam: Gece karanlığı. / Gizleme, saklama, örtme. / Gizli varlık. Duyulardan gizlenmiş, saklanmış olan rûhânî varlıklardır (melekler şeytanlar dahil). / Bir şeyi hisseden. / Bir cins ateşten yaratılmış olup, dünyanın insandan sonra en mühim sekenesidir. Akıl ve şuur sâhibi olup pekçok şer ve isyan yapabildikleri gibi "Peygamberlerin ve semâvî kitabların irşadlarıyla" insana yetişememekle beraber terakki edip yüksek kemâlatlara çıkabilen mahluktur. Cinlerin, kötülüğe sevkedenlerine şeytan-ı cinnî de denilir.
ve Kök: harfKelime: veKelime Anlam: Edat (Harf-i Cer). Matuf ve matufun aleyh arasında ortak bir yönü anlatır, sıra bildirmez.
n-nâsi. Kök: NVSKelime: nasİsim, Eril, Çoğul Kelime Anlam: Topluluk. İnsan topluluğu, halk, grup. | | | | |
Diğer Meal: 1,2,3,4,5,6. De ki: “Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlâh’ına sığınırım.”
|